Dizi ve sinema sektöründe emek veren İzzet Deniz Çakır, sektör ile ilgili bir değerlendirmede bulundu. Çakır, dizi ve sinema sektörüne dair pek çok başlıkta açıklamada bulunarak hedefinin çok iyi bir sinema oyuncusu olmak olduğunu ifade etti. Şöhretin insanları şımartmaması gerektiğine inandığını vurgulayan Çakır, " Dizi ve sinema sektörü, şöhret sektörüdür. Yani tanınıyorsunuz. İlgi görüyorsunuz. Bu çok güzel bir duygudur. Ancak şöhret hiçbir zaman insanları şımartmamalıdır" dedi. Çakır sektörde örnek aldığı birkaç ismin olduğunu da belirterek, " Sinema ve sahne sahasında örnek aldıklarım var. Bir tanesi Halit Ergenç ve Bergüzar Korel'dir. Çok beğeniyorum kendilerini. Şarkıcı olarak ise Coşkun Sabah'ı çok severim. Karakterini hiç bozmadı" dedi. Sanat dünyasının durgun geçtiğini anlatan Çakır şunları söyledi:
BİRAZ KENDİMDEN BAHSETMEK GEREKİRSE, DİZİ VE SİNEMA SEKTÖRÜNDE EMEK VERİYORUM. ALTYAPIMDA ŞİİR ÇALIŞMALARIM DA VAR.
Tekirdağlıyım. Dizi ve sinema sanatçısıyım, aktörüm. Bu sektöre 2014 yılında girdim. 2014'ten beri bu zamana kadar da en iyi şekilde icra etmeye devam ediyoruz. İyisiyle kötüsüyle bu zamana kadar geldik. Bundan sonra da inşallah eylül ayı itibariyle yeni projelerimiz var. Yeni projelerde bulunacağız tabi ki değerli üstat hocalarımızla beraber. Bakalım göreceğiz bekliyoruz hayırlısıyla. Altyapımda şiir çalışmalarım da var. Çocukluğumdan beri şiir yazarım. Sanatla uğraşıyordum ama sanat şiir kadar değildi.
SANATA, SİNEMAYA İLGİM ARTTI:
Olgunlaşmaya başladığımız zaman sanata karşı ilgim arttı. Çocukluğumuz hep Kemal Sunal, Şener Şen filmleriyle geçti. Büyüdüğümüz için dedik bizlerde onlar gibi olamayız. Daha doğrusu onlara yakın neden biz de sanatla uğraşmayalım dedim.
ŞÖHRET İNSANLARI ŞIMARTMAMALI. ÖNCE ALLAH'A SONRA AİLEMİZE SÖZ VERDİK:
Dizi ve sinema sektörü şöhret sektörüdür. Yani tanınıyorsunuz. İlgi görüyorsunuz. Bu çok güzel bir duygudur. Ancak şöhret hiçbir zaman insanları şımartmamalıdır. Halkın şöhreti olalım. Halkın içerisinden gelen bir insan olalım. Geldiğimiz noktaları geldiğimiz konumları çok iyi bilelim. Çünkü önce Allah'a sonra ailemize bir söz verdik. Hangi konumda, hangi işte ve mertebede olursak olalım kendimizi bozmadan devam edeceğiz diye yemin ettik.
SEKTÖRÜMÜZDE HERŞEY OKUMAK DEĞİLDİR. BUNUN YANINDA TECRÜBE, YAPABİLİRLİK DE LAZIMDIR:
Her şey okumak değildir sektörde. Dizi ve sinema sektörü mutfakta pişmeyi gerektirir. Uygulama şarttır. Aksi durumda iyi bir sanatçı olmak mümkün değildir. Bu sektörde her gün, kişi için bir tecrübedir. Gözlem yapılmalı. Kim ne yapıyor. Kimler nasıl sahne alıyor. Kimler nasıl rol yapıyor. Kimler adımlarını nasıl atıyorlar. Tüm bunlar aslında uygulamalı bir okul niteliğindedir.
SANATÇILARIN VARLIĞI BASIN-MEDYADIR. HALKTIR. KİTLE İLETİŞİM ARAÇLARIDIR:
Sanatçıların varlığı basın-medyadır. Kitle iletişim araçlarıdır. Çünkü sizlere ihtiyaç var. Sizler varsanız sanatçı vardır. Medya olmazsa, halk olmazsa sanatçı olmaz. Bu değerleri bilmeli. Değer vermeli. Nankör olunmamalı. Aksi takdirde benim diyenler aslında bir hiçtirler.
SANATÇILAR UZUN YOL ALIRLAR. BİZ DAHA YOLUN BAŞINDAYIZ:
Sanatçılar uzun yol alırlar. Çok yol kat etmek lazım. Biz daha yolun başındayız. Çok uzun zaman alması gerekiyor bizim açımızdan. Bu yolda yeni projelerimiz var. Ömer korkmaz hocam ile çalışıyoruz. Yeşilçamın eski oyuncusudur, şimdi yönetmenlik yapıyor. Bizi kendi kadrosuna aldı. Şu anda bize eğitim veriyor. Seslendirme dublajı olsun, yardımcı yönetmenlik olsun, oyunculuk olsun. Her dalda koşturmaya çalışıyoruz.
HEDEFİM ÇOK İYİ BİR OYUNCU OLMAKTIR:
Kafamdaki hedefim oyuncu olmak. Tabi çok iyi tiyatrocu olacağım dersem yalan söylerim. Evet, tiyatroyu severek yapıyorum. Çocukları eğlendirmek amaçlı okul tiyatrolarında filan bulundum. Sinema ve dizi benim için vazgeçilmezimdir. Ben oyunculuğa biraz daha ağırlık veriyorum. TÜRKİYE'DE SPOR, SANATTAN DAHA ÖNDE GİDİYOR:
Türkiye'de sanat mı spor mu deseler, spor daha önde gidiyor. Bunu öncelikle söyleyeyim. Sanatın S'sinden haberi olmayanlar var. Hani ben meşhur olayım da ekranlara çıkayım da iki başrol olayım da parayı bulayım da hava yapayım da onun peşinde olanlar çok. Biz öyle değiliz. Benim hiçbir zaman aileme, kendi şahsiyet sıfatıma, çevremdeki dostlarıma laf gelmeyecek. Temel anlayışım budur. Yani arkamdan üç gün sonra ya bırak şunu egolu bu egolu bu demesinler bana. Benim arkamdan bana küfredilmesin. Öldüğümde de sağ olduğumda da söylemesinler. Duruşumuz, kalkışımız, sohbetimiz, gezmemiz gelmemiz gitmemiz dürüstçe olsun.
SEKTÖR DURGUN GİDİYOR. PANDEMİDEN ÖNCE DE BÖYLEYDİ:
Sektörümüz pandemiden önce de pek bir normal değildi. Durgun gidiyor. Bana göre sektörde çok eksikler var. Eskiye dönersek bir acemilikler var. Diyorum ya adamı alıyorsun birisinin arkasında amcası, diğerinin dayısı oluyor. Pandemi öncesine alırsak zaten sanatta bir kopukluk var. En başında da söyledim.