"KUVVETLER AYRILIĞI İLKESİ YAŞATILMALI"

Adıyaman Barosu Hukukçularından Avukat Ali Murat Bilgiç, Kalem Medya'ya bir röportaj vererek, yargı konusu, seçimler ve ekonomideki sorunlar ile ilgili olarak önemli değerlendirmelerde bulundu.
 Tarih: 27-08-2023 09:39:05   Güncelleme: 27-08-2023 10:05:05
(Kalem Medya Gazetesi'nin arşivinden... Bu röportaj 15 Aralık 2022 tarihinde yapılmıştır)
Adıyaman Barosu Hukukçularından Avukat Ali Murat Bilgiç, Kalem Medya'ya bir röportaj vererek, yargı konusu, seçimler ve ekonomideki sorunlar ile ilgili olarak önemli değerlendirmelerde bulundu.
Kalem Medya Grubu Genel Yayın Yönetmeni Orhan Karakaş'a konuşan Bilgiç, kuvvetler ayrılığı ilkesinin mutlaka uygulanması gerektiğine işaret ederek “Demokrasinin işleyebilmesi, hukukun tam anlamıyla yaşatılabilmesi adına, kuvvetler ayrılığı ilkesi mutlaka ama mutlaka olmalıdır. Aksi durumda adalet yara almış olur” dedi.
Bilgiç, yargının gerçek manada tam bağımsız olması gerektiğine de vurgu yaparak, “Tam bağımsız bir yargı neticesinde, ülke daima her alanda ileriye doğru yol alır” dedi.
Avukat Ali Murat Bilgiç ekonomi ve hayat pahalılığına da değindi. Yapılan fahiş zamlarla, denetimsiz piyasa koşullarıyla hayat pahalılığının zirve yaptığına değinen Bilgiç, “Zamlar durdurulmalı. Enflasyon almış başını gidiyor. Vatandaş perişan” dedi.
Önümüzdeki seçimlerde milletvekili aday adayı olduğunu da belirten Bilgiç şu değerlendirmeleri kaydetti:
KUVVETLER AYRILIĞI İLKESİ YAŞATILMALI
Türkiye'de kuvvetler ayrılığı ilkesi Anayasada var ama fiiliyatta yoktur.
Demokrasinin işleyebilmesi, hukukun tam anlamıyla yaşatılabilmesi adına, kuvvetler ayrılığı ilkesi mutlaka ama mutlaka olmalıdır. Kuvvetler ayrılığı veya güçler ayrılığı dediğimiz durum, devlet organları olan yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirinden ayrılmış oldukları bir yönetim şeklidir. Bu ilke yaşatıldığında adalet sağlanır. Aksi halde ülkede pek çok durumda sorunlar ortaya çıkar. Aksi halde adalet büyük yara almış olur.
Şöyle bir dünya geneline baktığımızda demokrasi ile yönetilen ülkelerin tamamında güçler ayrılığı ilkesi uygulanmaktadır.
YARGIYI GERÇEK MANADA YERİNE OTURTMAMIZ LAZIM.
BU YARGI DÜZENİYLE DÜZE ÇIKAMAYIZ:
Bakıyorsunuz AKP'de ilçe başkanlığı yapmış, disiplin kurulunda görev almış, il genel meclisi başkanlığı yapmış veya gençlik kolları başkanlığı yapmış birçok insan hâkim oldu. Türkiye'nin genelinde bu anlamda örnekler çok. Bu hukuk adına, demokrasi adına doğru bir şey değildir.
Bakınız en son İBB Başkanı İmamoğlu'nun yargılandığı davada hâkim değiştirildi.
Selahattin Demirtaş'ın yargılandığı davada hâkim değiştirildi.
Bu yaklaşımla yargıyı gerçek manada hak ettiği yere oturtmak mümkün değildir. Yargı, o yüzdendir ki siyasallaşmıştır deniliyor. Hatta yargıçların işe alınması aşamasından itibaren bu yanlış yapılmaktadır.
Bizde temel bir kural vardır. Doğal yargıç ilkesinden bahsediyorum. Yani siz yargılanırken hangi hâkimin sizi yargılayacağını bilmezsiniz. O hâkim sizin için önceden atanmamıştır. Bu ilke ortadan kaldırılmamalıdır. Şunu net bir ifadeyle izah edebilirim ki bu yargı sistemiyle ülke düze çıkmaz. Dolayısıyla toplumda adalet duygusunun oluşması için tam bağımsız yargı sağlanmalıdır.
ZAMLAR ALMIŞ BAŞINI GİDİYOR.
VATANDAŞ PERİŞAN:
Türkiye'de ekonomi alt üst olmuş.
Her gün yeni zamlarla uyanıyoruz. Vatandaş perişan durumdadır. Enflasyon rakamları çok yüksektir. Alım gücü her geçen gün daha da zorlaşıyor. Artık kuru ekmek bile ciddi bir külfet olmaya başladı.
Sokağa çıkıyorum. Her gün insanlarımızın halini soruyorum. Dinlediğimde gerçekten içler acısı bir durum var. Bu vaziyeti görmeyi bırakınız halen ekonomi iyi diyen iktidara şaşıyorum.
Markete gidiyorsunuz fiyatlar cep değil, can yakıyor.
Yola çıkıyorsunuz akaryakıt keza öyle.
Kiralara bakıyorsunuz ödemede çok büyük mağduriyetler yaşanıyor.
Öğrencilerimizin yurt barınma sorununu dinliyorsunuz, fiyatlar uçmuş.
Değerli velilerimiz sabah okula gönderdiği evladının cebine harçlık koyamaz durama geldi.
Bütün bu acı tablo karşısında AKP iktidarının duyarsızlığını bir kez daha kınıyorum.
ADIYAMAN'IN BİR NUMARALI SORUNU SULU TARIMDIR:
Orhan Bey zaman zaman görüşlerimize başvuruyorsunuz. Hep tekrar ettiğim bugün de ifade edeceğim gibi Adıyaman'ın en temel sorunu sulu tarımdır. Bu noktada özverili çalışmalarınızı biliyorum ve takip ediyorum. Çünkü sürekli bu konuyu işliyorsunuz. Sulu tarım mutlaka hayata geçmelidir. Çünkü sulu tarım memleketimizi kalkındıracaktır. İstihdama katkı sağlayacaktır. Ürün çeşitliliğinin artmasıyla Pazar oluşacaktır. Ve en önemlisi endüstri ve sanayi alanında yatırımlar olacaktır.
DEĞİŞİM OLACAKTIR. KAÇINILMAZ:
Önümüzde bir seçim var.
Şöyle çarşıya, sokağa indiğimizde halkımızın özellikle hayat pahalılığı karşısındaki durumuna üzülmemek elden değil. Ama iktidar üzüleceğine, aksine ekonomi iyi diyerek seviniyor.
Ancak gerçekler iktidarın sanal anlatımlarından ibaret değildir.
Dolayısıyla halkımızın kötü yöneten iktidara artık dur diyeceği zaman gelmiştir. Herkeste bir değişim heyecanı görülüyor. Bu değişim de 6'lı masanın ortaya koymuş olduğu reçete ile hayata geçecektir.
CHP OLARAK HER YERDEYİZ:
Cumhuriyet Halk Partisi olarak ülkemizin her noktasındayız.
İnsanlarımızla birlikte hareket ediyoruz. İstişarelerimiz oluyor. Sorunların tespitini birlikte yapıyoruz. İnşallah iktidar olarak da tüm sorunlarımızın çözümü bizlere nasip olacaktır.
Kendim yıllardır halkımızın teveccühleri ile yol almaktayım. Bizleri bağırlarına basmaktalar. Dün olduğu gibi bugün de aziz halkımızın destekleri ben son derece mutlu etmektedir. Bu bağlamda ki sorduğunuz soruya da cevap olsun evet, bu dönem milletvekili aday adayıyım. Çalışmalarımızı bu doğrultuda yapıyoruz.
HABER / RÖPORTAJ: ORHAN KARAKAŞ / KALEM MEDYA GAZETESİ
Etiketler
  Bu haber 447 defa okunmuştur.
  YORUMLAR 0 Yorum YORUM YAP
Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.
  DİĞER GÜNDEM Haberleri
GAZETEMİZ
HABER ARŞİVİ
Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI